Babacan: 'Adalarımızın Yunanistan tarafından işgali söz konusu değildir'
Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde AK Parti grubu adına söz alan Malatya Milletvekili Abdurrahman Babacan, Türkiye-Yunanistan ilişkilerinde önemli bir gündem maddesi olan Doğu Akdeniz ve Ege meselesine ilişkin kapsamlı bir değerlendirme yaptı.
Malatya Haber: Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde AK Parti grubu adına söz alan Malatya Milletvekili Abdurrahman Babacan, Türkiye-Yunanistan ilişkilerinde önemli bir gündem maddesi olan Doğu Akdeniz ve Ege meselesine ilişkin kapsamlı bir değerlendirme yaptı.
CHP’nin grup önerisi üzerine konuşan Babacan, Türkiye’nin Doğu Akdeniz ve Ege'deki haklarını ve diplomatik pozisyonunu güçlendirmek için yürütülen politikaları savunarak, Lozan ve Paris antlaşmalarının önemine vurgu yaptı.
Babacan, 1. Dünya Savaşı sonrası imzalanan Lozan Antlaşması'nın 13. maddesiyle Midilli, Sakız, Sisam ve Ahikari adalarında hiçbir deniz üssü kurulamayacağı ve askeri faaliyetlerin sınırlandırılacağına dair hükümlerin getirildiğini hatırlattı. Babacan, bu sınırlamanın yalnızca Lozan'la değil, 1947 Paris Antlaşması'nın 17. maddesiyle Doğu Ege'nin geri kalan adaları için de getirildiğini belirtti. Babacan, Yunanistan’ın bu antlaşmalara aykırı davranışlarının, inişli çıkışlı bir seyir izleyen Türkiye-Yunanistan ilişkilerinde önemli sorunlar yarattığını vurguladı.
Son yıllarda Türkiye'nin bölgedeki çıkarlarını korumak için attığı adımların, Ege ve Doğu Akdeniz’de yeni bir fiili durum oluşturduğunu ifade eden Babacan, özellikle Mavi Vatan doktrini çerçevesinde Libya ile imzalanan deniz yetki alanları anlaşmasının bu stratejinin bir parçası olduğunu söyledi. Babacan, bu anlaşmanın başta Kıbrıs ve Girit olmak üzere Doğu Akdeniz’deki dengeleri Türkiye lehine değiştirdiğini, dolayısıyla Yunanistan’ın da tıpkı 1960'lar ve 1970'lerde olduğu gibi bazı ülkelerle Türkiye’ye karşı bir denge oluşturma çabası içine girdiğini ifade etti.
Babacan ayrıca, Mısır ile son dönemde başlatılan diplomatik temasların Türkiye'nin Doğu Akdeniz’deki rolünü daha da güçlendireceğini belirtti. Türkiye’nin bu süreçte konulara geniş bir perspektiften baktığını söyleyen Babacan, adacıklar ve kayalıkların aidiyeti gibi Ege sorunlarının da bu bütünsel yaklaşımla değerlendirildiğini vurguladı.
Konuşmasında, “Adalarımızın Yunanistan tarafından işgali gibi bir durum söz konusu değil,” diyen Babacan, Ege'de Türkiye ile Yunanistan arasında bağlantılı birçok sorun olduğunu ve bu sorunların temelinde deniz sınırlarının netleştirilmemiş olmasının yattığını belirtti. Türkiye’nin bu süreçte uluslararası hukuka dayalı haklarını kararlılıkla koruyacağını dile getiren Babacan, sorunların çözümünde Türkiye'nin barışçıl ve dengeli bir dış politika izlediğini ifade etti.