
Yüce dağ başında yanar bir ışık
Yasin Övüt
"Yüce dağ başında yanar bir ışık"
(Türkülerimiz)
Türküler, bir milletin gönül aynasıdır. Her kelimesinde bin yıllık birikim, her nağmesinde bir halkın hüzün ve sevinci yankılanır. Türkülerin içine gizlenmiş imgeler, derin anlam katmanlarıyla insan ruhunu kuşatır. "Yüce dağ başında yanar bir ışık" sözleri de böylesi imgelerden biridir. Bir ozanın gözünden bakıldığında bu dizeler, yalnızca bir dağ tepesinde parıldayan bir ışığı tasvir etmez; aksine, insan ruhunun, aşkın, özlemin ve direncin sembolüdür.
Yüce dağ, ozanın nazarında yalnızlığı, ulaşılmazı ve yüceliği temsil eder. Dağ, her zaman zorlukları, aşılması gereken engelleri simgeler. Ancak bu dağın tepesinde bir ışık yanar. Bu ışık, insanın içindeki sönmeyen umudun bir metaforudur. Zira insan ruhu, en zorlu anlarında bile bir umut ışığı arar. O ışık, karanlığı delen, yalnızlığın en koyu anında bile varlığını hissettiren bir direniştir.
Bu ışık, aynı zamanda vuslata açılan kapının bir müjdecisidir. Ozan, bu ışığı gördüğünde yüreğindeki özlemi dile getirir. Belki bir sevgiliye kavuşma arzusunu, belki de yıllardır yolda beklenen bir haberin umudunu yüce dağın zirvesindeki ışıkla özdeşleştirir. Her ne olursa olsun, bu ışık, ozan için bir hedef, bir varış noktasıdır. O ışığa ulaşmak, ruhun en derin arzularını gerçekleştirmek anlamına gelir.
Ancak "yanar bir ışık" ifadesi, sadece bir umut ya da vuslat değil, aynı zamanda bir yanış, bir yanma halini de barındırır. Ozanlar için yanmak, aşkın ve acının iç içe geçtiği, insanın ruhunu kavuran bir haldir. Bu ışık, belki de bir ayrılığın, bir hasretin, kavuşulamayan bir sevdanın yandığı yürektir. Dağın başında yanan bu ışık, bir ozanın yüreğinde yanan sevda ateşidir. Yüreğindeki ateş, zirvede bir ışık olur, geceyi aydınlatır ama aynı zamanda derin bir acıyı da yansıtır.
Türkülerde sıkça geçen dağ imgeleri, halkın doğayla kurduğu kadim bağın bir nişanesidir. Ancak ozanın gözünde bu dağ, sıradan bir dağdan öte, aşkın zirvesidir. Ve bu zirvede yanan ışık, her insanın içinde bir parça taşıdığı hasretin, aşkın ve umudun simgesidir. Türkülerde yankılanan bu söz, yalnızca bir manzara betimlemesi değil, insan ruhunun evrensel bir hikâyesidir. Ozan, bu dizelerde kendi yüreğini bulur, kendi yanışını hisseder ve dağın zirvesindeki ışığa bakarak kendini yeniden tanımlar.
Sonuç olarak, "Yüce dağ başında yanar bir ışık" sözü, bir ozanın gözünde insana dair en derin anlamları barındırır. Yücelik, yalnızlık, umut, aşk ve acı, bu tek bir dizede iç içe geçer. Ozan, bu ışıkta kendi ruhunun aydınlığını ve karanlığını bulur, onu anlamlandırır. Çünkü her ozan, kendi yüce dağının zirvesinde bir ışık yanarken, o ışığın ardında yanan kendi ruhunu görür.